Yılmaz Güney, 1 Nisan 1937 tarihinde Adana'nın Yenice köyünde doğdu. Gerçek adı Yılmaz Pütün'dür.

Güney, çocukluğundan itibaren sinemaya ilgi duydu. Liseyi bitirdikten sonra, 1959 yılında Adana İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi'ne girdi. Ancak, okulu yarıda bırakarak sinemaya yöneldi.

Güney, 1960 yılında oyuncu olarak başladığı sinema kariyerinde, kısa sürede önemli bir yere geldi. "Seyyah" (1961), "Keşanlı Ali Destanı" (1964), "Umut" (1970) gibi filmlerde başrol oynadı.

Güney, 1970 yılında "Umut" filmiyle Cannes Film Festivali'nde "En İyi Erkek Oyuncu" ödülünü kazandı. Bu, bir Türk filminin kazandığı ilk uluslararası ödüldür.

Güney, 1970'li yıllarda yönetmenliğe de başladı. "Sürü" (1978), "Yol" (1982), "Duvar" (1983) gibi filmleriyle Türk sinemasında önemli bir yere imza attı.

Güney, filmlerinde genellikle, Türkiye'nin toplumsal sorunlarını ve işçi sınıfının yaşamını ele aldı. Filmleri, genellikle muhalif bir tutum sergiledi ve bu nedenle sık sık sansüre uğradı.

Güney, 1978 yılında, bir siyasi tartışma sırasında hakim Sefa Mutlu'yu öldürmekle suçlandı. Mahkemede, meşru müdafaa iddiasıyla 19 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Güney, hapishanedeyken de yazmaya devam etti. "Yol" (1982), "Duvar" (1983) gibi senaryolarını hapishanede yazdı.

Güney, 9 Eylül 1984 tarihinde Paris'te kanserden öldü.

YILMAZ GÜNEY'İN SİNEMASI

Yılmaz Güney, Türk sinemasında "Çirkin Kral" olarak anılır. Bu lakabı, kaba saba fiziği ve sert karakterinden dolayı almıştır.

Güney'in sineması, genellikle, Türkiye'nin toplumsal sorunlarını ve işçi sınıfının yaşamını ele alır. Filmleri, genellikle muhalif bir tutum sergiler ve bu nedenle sık sık sansüre uğramıştır.

Güney'in sinemasının öne çıkan özellikleri şunlardır:

Gerçekçilik: Güney'in filmleri, genellikle, gerçekçi bir anlatımla ele alınır. Filmlerde, Türkiye'nin toplumsal sorunları ve işçi sınıfının yaşamını gerçekçi bir şekilde yansıtmaya özen gösterilir.

Kurtulmuş, siyasi parti temsilcilerine yemek verecek: Sırrı Süreyya Önder ve Gülistan Koçyiğit de katılacak Kurtulmuş, siyasi parti temsilcilerine yemek verecek: Sırrı Süreyya Önder ve Gülistan Koçyiğit de katılacak

Eleştirellik: Güney'in filmleri, genellikle, toplumsal sorunları eleştirel bir şekilde ele alır. Filmlerde, Türkiye'nin siyasal ve toplumsal sorunları, gerçekçi bir şekilde gözler önüne serilir.

Mücadeleci ruh: Güney'in filmleri, genellikle, mücadeleci bir ruhla ele alınır. Filmlerde, işçi sınıfının ve toplumsal sorunların mağdurlarının mücadeleleri, güçlü bir şekilde yansıtılır.

YILMAZ GÜNEY'İN ÖDÜLLERİ

Yılmaz Güney, filmleri ve edebiyat eserleriyle birçok ödül kazandı. İşte, en önemli ödüllerinden bazıları:

1970 Cannes Film Festivali, "En İyi Erkek Oyuncu" (Umut)

1971 Antalya Film Festivali, "En İyi Yönetmen" (Umut)

1978 Antalya Film Festivali, "En İyi Yönetmen" (Sürü)

1983 Cannes Film Festivali, "FIPRESCI Ödülü" (Yol)

Yılmaz Güney, Türk sinemasının ve edebiyatının en önemli isimlerinden biridir. Filmleri ve edebiyat eserleri, Türkiye'nin toplumsal sorunlarına ve işçi sınıfının yaşamını gerçekçi ve eleştirel bir şekilde yansıtmasıyla öne çıkar.

Editör: Selda Manduz