Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’in, önümüzdeki ilk genel seçimlerde cumhurbaşkanı adayı olarak ilan ettiği seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve arkadaşlarının tutuklanmasının ardından başlattığı eylemsellik sürecini yeni bir evreye taşıdı.
19 Mart’ın ardından Saraçhane’de başlatılıp, Maltepe’ye taşınan direniş süreci, artık her hafta sonu Türkiye’nin bir ilinde, her çarşamba da İstanbul’un bir ilçesinde devam ettirilecek.
Sürecin İstanbul’daki ilk adresi ise Şişli oldu. Vatandaşlar, asılsız “terör” suçlamasıyla tutuklanıp yerine kayyım atanan seçilmiş Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan’ın ana görev yerinde bir araya geldi.
İMAMOĞLU VE ŞAHAN’IN MESAJLARINI ÇELİK OKUDU
Vatandaşlar, iradeleri dışında kayyım tarafından yönetilen Şişli Belediye binası önüne dört bir koldan yürüyüş başlattı. “Cumhurbaşkanı İmamoğlu”, “Ekrem Başkan”, “Kayyımlar gidecek, biz kalacağız”, “Hak, hukuk, adalet”, “Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek”, “Hükümet istifa”, “Diplomasız Erdoğan”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz”, “Susma sustukça sıra sana gelecek” ve “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganlarını atan kitleye, çevredeki apartmanlardan da tencere-tavalı destek geldi. Yürüyen vatandaşlar, evlerinden destek veren yurttaşları “gel, gel” diyerek Şişli Belediyesi önüne çağırdı. Şişli Belediyesi önündeki alanı hınca hınç dolduran vatandaşlara, haksız ve hukuksuz bir biçimde Silivri’de tutsak edilen belediye başkanlarının Silivri’den yolladıkları mesajlar okundu. “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” başlığıyla düzenlenen buluşmada, İmamoğlu ve Şahan’ın mesajlarını CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik okudu.
İMAMOĞLU: “TÜRKİYE CUMHURİYETİ; MEŞRUİYETİNİ VATANDAŞIN İRADESİNDEN ALAN BİR DEVLETTİR”
İmamoğlu, mesajında şu ifadeleri kullandı:
“Yüreği adalet ve ülke sevgisiyle çarpan, güzel insanlar, benim sevgili hemşerilerim, merhaba. Sizler, bu güzel şehrin, bu eşsiz ülkenin sahiplerisiniz. Türkiye Büyük Millet Meclisi sizin adınıza kanun çıkarır, mahkemeler sizin adınıza karar verir. Muhtardır, belediye başkanıdır, cumhurbaşkanıdır; fark etmez. Yönetici olarak seçtikleriniz, size hizmet etsin diye, geçici süreyle yetki verdiğiniz görevlilerdir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyetin özü, esası budur. Türkiye Cumhuriyeti; gücünü, meşruiyetini vatandaşın iradesinden alan bir devlettir. Bu topraklarda devlet ne kadar kutsalsa, vatandaşın iradesi de en az onun kadar kutsaldır. Vatandaşın sandığa attığı oyun kıymeti kalmazsa, bu devletin de kıymeti kalmaz. Onun için, milli iradeyi hiçe saymaya yönelik her türlü girişim, devletimizin varlığını ve itibarını hedef alan bir darbe girişimidir.”
“BİR DAHA ASLA SEÇİM KAZANAMAYACAKLARINI BİLEN O BİR AVUÇ İNSANA GEÇİT VERMEYECEĞİZ”
“Şişli Belediye Başkanımız Sayın Resul Emrah Şahan, yıllarca beraber çalıştığım, çok iyi bir şehir plancısıdır. Onun birikimine, yeteneğine, insanlığına inancım tamdır. Sadece ve sadece halka hizmet etme tutkusuyla çalıştığına çok yakından şahidim. Resul Emrah Şahan kardeşimi ve diğer kıymetli ilçe belediye başkanlarımızı hapse atanlar; Esenyurt ve Şişli Belediyesi’ne kayyum atayanlar; Ekrem İmamoğlu belediye başkanlığı yapmasın, cumhurbaşkanı adayı olmasın diye hukuku ayaklar altına alıp her türlü zorbalığı yapanlar, bir darbe girişimi içindeler. Milletimizin iradesine, devletimizin varlığına ve itibarına saldırıyorlar. Bir daha asla seçim kazanamayacaklarını bilen o bir avuç insan, demokrasiye son verip, kendilerini devletin sahibi, milletin efendisi ilan etmeye hazırlanıyorlar. Onlara asla geçit vermeyeceğiz.”
“ÇOK YAKINDA KAZANACAĞIZ”
“Bizler, bu ülkede hukuk ve demokrasinin hakim olmasını, milletin iradesine saygı gösterilmesini isteyen milyonlarız. Bizler, adalet istiyoruz, adalet. Yalnız kendimiz için değil, herkes için adalet istiyoruz. Ekonomide, eğitimde, yargıda, sağlıkta, devletin sunduğu tüm imkanlarda adalet istiyoruz. Bu millet, adaletsizliğin acı faturalarını çok ödedi, ödemeye devam ediyor. Ama bu son olacak. Milletin demokrasiye sahip çıkmasıyla başlayan bu mücadele, ‘adaletin iktidarını kurana kadar durmayacak, dalga dalga büyüyeceğiz. Birleşe birleşe güçleneceğiz. Demokrasi ve adalet davamızı, haklılığımızı asla kaybetmeden, içimizdeki adalet duygusundan ödün vermeden kazanacağız. Akşamdan sabaha, bugünden yarına olmayacak. Ama çok yakında kazanacağız.”
“BU GERÇEKTEN EN ÇOK KORKAN KİŞİYE SESLENİYORUM”
“Bu gerçeği en iyi bilen, bu gerçekten en çok korkan kişiye sesleniyorum: Saatleri durdurarak zamanın akışını önleyemezsin. Üzerini örterek, gerçekleri gizleyemezsin. Milleti yok sayarak, ülkeyi yönetemezsin. Seçimden kaçamayacaksın ve o sandığa gömüleceksin. Ne yaparsan yap, seçimde karşında Ekrem İmamoğlu olacak. Hem de bir değil, milyonlarca Ekrem İmamoğlu olacak. Yenileceksin… ‘Hak yemem, hakkımı da yedirmem’ diyen milyonlara yenileceksin. Sevgili kardeşlerim; vakti gelmiş bir değişimin karşısında hiçbir güç duramaz. Sabırsa sabır… Gayretse gayret… Cesaretse cesaret… Bu haklı davamızı başarıya ulaştırmak için üzerime ne görev düşüyorsa, misli misli fazlasını yapacağım. Silivri’deki hücrem, bu yolun sonundaki güzel günlerin ışığıyla aydınlanıyor. Hep birlikte başaracağız. Bir avuç insana karşı, 86 milyonun gücüyle, 86 milyonun kardeşliğiyle başaracağız. Hep birlikte adaletin iktidarını kuracağız. Yolumuz açık olsun. Kalın sağlıcakla. Görüşmek üzere… Ekrem İmamoğlu. Silivri 9 No’lu Cezaevi.”
ŞAHAN: “HEPİMİZ BİRER MUSTAFA KEMAL’İZ”
Çelik tarafından okunan Şişli’nin seçilmiş Belediye Başkan’ın mesajı da özetle şöyle oldu:
“Sevgili Şişlililer, kıymetli İstanbullular: milli mücadelenin merkezi, Mustafa Kemal Atatürk’ün kurtuluş mücadelesini başlattığı yer olan Şişli’de, yeni bir kurtuluş ve özgürlük yürüyüşünün startı için bir araya gelen tüm yurttaşlarımız… Çok yakında, sizlerin kararlılığı ve Ekrem İmamoğlu ile burada tutsak edilen her bir yoldaşımızın dik duruşuyla yıkacağımız Silivri zindanından hepinize selam olsun. Mustafa Kemal Atatürk, milli mücadelenin planlarını yaparak ilk kez Şişli’den yola çıktı. Bugün ise Sayın Genel Başkanımız, bu meydandaki on binlerce genç, kadın, çocuk ve yaş almış kıymetli büyüklerimizle birlikte — yani Mustafa Kemal’lerle — Samsun’da olacak. Hesap edemedikleri şey, bu ülkenin Cumhuriyetine sahip çıkacak milyonların varlığı ve hepimizin birer Mustafa Kemal olduğumuz gerçeğidir.”
“GİZLİ TANIKLAR VE UTANÇ VERİCİ, ASILSIZ YALAN İDDİALARLA TUTUKLANAN BİR KARDEŞİNİZ OLARAK SÖYLÜYORUM…”
“Bugün, Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel’e ve cumhurbaşkanı adayımız Sayın Ekrem İmamoğlu’na; özgürlük ve erken seçim çağrısıyla başlattıkları, bu ülkenin aydınlık yarınları için milletle omuz omuza büyüttükleri bu büyük kurtuluş mücadelesi adına, bir yurttaş, 5 yaşında bir kız çocuğunun babası ve seçilmiş, tutsak bir belediye başkanı olarak yürekten minnettarım. Aklımızı tutsak edemeyecekleri bu Silivri’den, onların korkuyla inşa etmeye çalıştığı düzene karşı Genel Başkanımızın ve bu onurlu yürüyüşün kararlı bir neferi olmaya devam edeceğim. Şişli’den tam 17 gün önce, gizli tanıklar ve utanç verici, asılsız yalan iddialarla tutuklanan ve yerime kayyum atanan bir kardeşiniz olarak söylüyorum: Benim tutsaklığım detaydır. Asıl mesele, rakibinden korkanların, Ekrem İmamoğlu’ndan, ona yakın herkesten ve bizlerin çalışma azminden korkan bir avuç zavallıdır.”
“ŞİŞLİ’DEN BU KAYYUM GİDECEK”
“Şişli halkının iradesini gasp edenlere karşı hakkı, hukuku, adaleti yeniden tesis edeceğiz. Şişli’de her 10 kişiden 7’sinin oyunu almış bir belediye başkanı olarak, bana oy versin ya da vermesin; tüm yurttaşlarımızın hakkını yiyen haramzadelere hesap soracağız. Bu ülkeyi hak ettiği zenginliğe, refaha, eşitliğe hep birlikte kavuşturacağız. Şişli’den bu kayyum gidecek. Kaybettiğimiz zamanı, çok güzel yarınlarda; Genel Başkanımız Özgür Özel’le, Cumhurbaşkanımız Ekrem İmamoğlu’yla birlikte hızla telafi edeceğiz. İnanın, daha yeni başlıyoruz. İnanın, bu yolculuk tıpkı Şişli’den Samsun’a çıkan o bir çift mavi gözün kararlılığıyla yeniden başlıyor. Şişli’ye, İstanbul’a sahip çıkacağız. Bu ülkenin geleceğine, milletimizin umuduna sahip çıkacağız. Her şeyin çok güzel olacağı yarınlarda buluşmak üzere. Hepinize Silivri’den saygı ve sevgilerimle. Resul Emrah Şahan. Şişli’nin Seçilmiş Belediye Başkanı.”
ÖZGÜR ÖZEL: EYLEM YAPIYORUZ, EYLEME GELDİK BİZ!
CHP lideri Özgür Özel'in yaptığı konuşmadan öne çıkan başlıklar şu şekilde:
"Bugün her çarşamba akşamı bir ilçemizde yapacağımız gece mitinglerinden ilkini yapmak üzere Şişli'ye geldik. Bir miting yapmıyoruz iki miting yapıyoruz burada! Ey cuntanın başkanı Erdoğan, duyuyor musunuz Şişli'yi? Meydanlarda direndiniz, Maltepe'de 2.2 milyon oldunuz sel gibi aktınız. Bugün direnmek üzere Şişli'desiniz, bütün İstanbul'dasınız.
Kimse şaşırmasın biz burada miting yapmıyoruz, bir miting alanına toplanıp sığmayıp taştık ama biz burada bir otoriteye karşı eylem yapıyoruz, eyleme geldik biz! Biz buraya ses çıkarmaya, direnmeye ama cümle alem bilsin ki sonuç almaya geldik.
Cunta'nın Şişli temsilcisi gitmeden, Resul Emrah Şahan dönmeden durmayacağız! Hiçbirimiz Ekrem Başkanımızı almadan ve çok korkuyor ama buradan bir daha hatırlatıyorum Ekrem başkanı Cumhurbaşkanı yapmadan durmayacağız. Bu eylem milletin eylemidir. Bu eylem Cumhurbaşkanı adayına sahip çıkan milyonların eylemidir. Burada on binler, Türkiye'deki on milyonları temsil etmektedir. Biz kazanacağız, biz başaracağız.
Dünyada iki tür darbe var, bu darbelerin bir tanesi, tankla tüfekle yapılan askeri darbeler, diğeri ise kendisi demokrasi ile gelse de gitmeyen istemeyenlerin yapmak istedikleri sivil darbeler. Bugün biz demokrasiyi bir tren olarak gören, istediğimiz zaman ineriz diyen, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün emaneti demokrasiyi ve Cumhuriyeti savunmaya, İsmet Paşa'nın emaneti çok partili hayatı savunmaya geldik. Bugün sandıkla gelen ancak işine gelmeyince ayrılmak istemeyen bir kişi, bu partinin 2. Genel Başkanına, bu ülkenin 2. Cumhurbaşkanına, Sevr'i yırtıp atan, Batı Cephesinin kumandanı hem de Lozan Fatihi olan, çok partili rejimde yenilip de gitmeyi bilen İsmet Paşa'ya dil uzatan Erdoğan'a söylüyorum, sen kim İsmet Paşa'ya laf uzatmak kim? Erdoğan'a sesleniyorum, haddini bil tek adam! Haddini bil cuntacı!
Erdoğan cuntacıdır, Erdoğan hazımsızdır, Erdoğan cuntanın başıdır. Çıkmış şimdi de biz devletiz diyor. Devlet dediğin binalardan ibarettir. Devlet yönetiminde senin yaptıklarından rahatsızlık da had safhadır. Bir avuç cuntacıyla Devlet'i ele geçirdim dersen bu millet sana kendi gücünü gösterecektir.
Bu Erdoğan'ın atadıkları var, bunlar Türkiye'de parlamenter sistemden gelen bir gelenekle bunlara Bakan deniyordur. Oysa Bakan dediğin seçilmiştir, milletin işine bakar. Erdoğan'ın dolma kaleminden akandan bakandan bakan falan olmaz. Bunlardan olsa olsa Amerika'da Trump'ın bakanları gibi olur, onların da adı sekreterdir, sekretersiniz siz. Bundan sonra Dışişleri sekreterine, Tayyip'in atadıklarına sekreter olarak muamele edeceğiz.
Darbeyi yapana cunta, darbeyi dağıtana da millet denir. Milletten alıyoruz gücümüzü. Bugün işgal altındaki Şişli Belediye'mizin oradayız. Tarihin en yüksek oyu aldığı dönemde 350 günde 150 projeyi tamamlayan, arı gibi çalışan Başkanımızı yeniden buraya getirmeden bize durmak yok.
Bu partinin 2. genel başkanına, bu ülkenin 2. cumhurbaşkanına, Lozan'da Sevr'i yırtıp atan, yedi cihana bizim tapu senedimizi kabul ettiren, hem savaş meydanlarının hem Lozan fatihi hem Türkiye demokrasisini perçinleyen, çok partili rejimde yenilip de gitmeyi bilen İsmet Paşa'ya dil uzatan Erdoğan'a söylüyorum. Sen kim, İsmet Paşa'ya laf söylemek kim? Haddini bil tek adam, haddini bil cuntacı. Haddini bil!