AKP'den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday adayı olduğunu açıklayan Metin Külünk, Karar TV'de konuk olduğu programda partisine yönelik eleştirilerde bulundu.

"AKP'de özellikle yönetim kademesindeki arkadaşlar dipteki dalgayı doğru okuyun. Bir öfke var, siyasetten soğuma var, AKP'li kadroların teşkilatların bir kısmına ciddi bir öfke var. Bunu duymak istemiyor arkadaşlar. İllerde var, aday belirleme süreçlerine köklü itiraz var" diyen Külünk, ekonomideki kötü gidişata da dikkat çekti.

Külünk, şöyle konuştu:

Ufuk Uras: Bahçeli pozitif bakıyor, Öcalan ve DEM buluşmasının önemini vurguluyor Ufuk Uras: Bahçeli pozitif bakıyor, Öcalan ve DEM buluşmasının önemini vurguluyor

"Restoranlar dolu şimdi bizim bir takım arkadaşlarımız seçimden önce yaptılar bu hatayı. Efendim, şu kadar cep telefonu satılıyor, bu kadar daire satılıyor. Daireleri kim alıyor? Cep telefonlarını kaç kişi alabiliyor? Herkes Beşiktaş'ta sahilde yemek mi yiyebiliyor İstanbul'da… İstanbul'un çevresinde 10 milyonluk bir nüfus Beşiktaş ile eşit değil… Şişli'nin bir hattı ile, Üsküdar'ın bir hattı ile, Kadıköy'ün bir hattı ile eşit değil."

15 Temmuz'dan sonra "derebeylikler" oluştuğunu söyleyen Külünk, kapıların belli kesimlere kapatıldığını ifade etti. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın başlattığı operasyonların toplumun büyük kesiminde müthiş bir rahatlama ve sempati oluşturduğunu söyleyen Külünk, seçimlerde belirlenecek adayların özenle seçilmesi gerektiğini ifade etti.

"Sokağın gözünden hiçbir şey kaçmaz" diyen Külünk, şöyle konuştu:

"Şimdi bunu görmeden özellikle son finansal sıkıntılı sürecin alana direkt baskı yaptığının ortaya çıkardığı yüzde 60'lık bana göre bu insanların geçimle ilgili problemlerini görüp bunlara yönelik adım atılmadığı zaman bir de üstüne üstlük açık yüreklilikle ifade edeyim adaylar sürecinde 'biz kimi koysak kazanır, merkezden belirledik gönderiyoruz bunu seçin' üslubu ile hareket edilirse 31 Mart'ın ertesi 1 Nisan sabahı Türkiye'de erken seçim konuşulur. Ve Cumhurbaşkanımız Beştepe'de rahat oturamaz. Daha büyük tehlike, Türkiye siyasal kaosa girer."

Editör: Selda Manduz