Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, resmi temaslarda bulunmak üzere bugün Azerbaycan'ın başkenti Bakü'ye gitti. Fidan, Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov ile ortak basın toplantısı düzenledi.
"ENERJİ HATLARININ GÜVENLİĞİ İÇİN GÜNEY KAFKASYA'NIN İSTİKRARI ÖNEMLİ"
Güney Kafkasya'da istikrarın sağlanmasının enerji hatları bakımından önemine işaret eden Fidan, "Küresel istikrarsızlığın ve öngörülemezliğin artarak devam ettiği bir dönemde ortak duruşumuzu sürdürmemiz önem taşıyor. Her şeyden önce ulaştırma ve enerji hatlarının güvenliği bakımından Güney Kafkasya'nın istikrarı çok önemlidir. Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı, Orta Koridor’un önemli bir bileşenini oluşturmakta. Küresel tedarik zincirindeki konumumuzu perçinleyebilmemiz için hattın tam kapasiteyle kullanıma açılması büyük önem arz etmekte. Ülkelerimiz arasındaki bağlantısallığın güçlendirilmesini ve halklarımızın daha da yakınlaşmalarını arzu ediyoruz." diye konuştu.
"AZERBAYCAN ERMENİSTAN ARASINDAKİ İLİŞKİLERİN OLUMLU SEYRETMESİNİ MEMNUNİYETLE KARŞILIYORUZ"
Karabağ'da hakimiyetini tesis eden Azerbaycan'ı tebrik eden Fidan, iki ülke arasındaki kalıcı barışa ilişkin adımların önemli olduğunu ifade etti. Hakan Fidan şunları söyledi:
"Esasen 3 yıl önceki 44 günlük vatan muharebesinin ardından bölgede barışın tesisi yolunda tarihi bir fırsatın belirdiğini hep söyledik. Bugün gelinen aşamada bu fırsatın çok daha güçlendiğine ve artık kaçırılmaması gerektiğine inanıyoruz. Bunun için Azerbaycan ve Ermenistan arasında kalıcı barış ve sınır tespit anlaşmalarının olumlu bir şekilde seyretmesini de memnuniyetle karşılıyoruz. Barış ve huzurun hakim olduğu bir Güney Kafkasya, bütün aktörlerin çıkarınadır. Bu nedenle tüm taraflar barış ve normalleşme ikliminin oluşması için çaba göstermelidir."
"KAPSAMLI BARIŞ ANLAŞMASINA GİDEN YOLUN AÇILMASINI DİLİYORUZ"
Batı'da örgütlenen Ermeni diasporasının faaliyetleri dışında Ermenistan ile ilişkiler konusunda herhangi bir engel görmediklerini kaydeden Hakan Fidan, "Ne yazık ki Batı'da örgütlenmiş Ermeni diasporası Ermenistan halkının içinde bulunduğu zor şartları istismar etmekte, bazı ülkeleri Azerbaycan'a karşı kışkırtmaya çalışmakta. Bunlarla uğraşmak yerine, Ermenistan halkının komşularıyla normal ilişkiler kuracağı bir ortamın oluşması için enerji harcamaları daha doğru olur. Bölge dışı tüm aktörler de bölgedeki dengeleri gözeten ve normalleşmeyi teşvik eden politikalar izlemek durumundalar. Geçtiğimiz günlerde iki ülke arasında birtakım somut güven arttırıcı adımların atılması kararından da ayrıca memnuniyet duyuyoruz. Bu tür adımların devam etmesini ve kapsamlı barış anlaşmasına giden yolu açmasını diliyoruz. Provokatif adımlarla sürece zarar vermeye çalışan çevrelerin de bu mutabakattan kendilerine mesaj çıkarmaları gerektiğini düşünüyorum. Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki süreçte sağlanacak ivmenin Türkiye ve Ermenistan arasındaki normalleşme sürecimize de olumlu yansıyacağını hep söylüyoruz." ifadelerini kullandı.