Çözüm sürecinde döneminde Adalet Bakanı olarak görev yapan Sadullah Ergin, Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Kobani davasındaki savunmasında çözüm sürecine dair söylediklerini doğruladı.
DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Ergin, çözüm süreci döneminde başbakan ve bakanlar düzeyinde görüşmelerin olduğunu söyledi.
DEVA Partisi’nin aday tanıtım toplantısı için Genel Başkan Ali Babacan’la birlikte Diyarbakır’a gelen DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sadullah Ergin, Adalet Bakanı olduğu dönemdeki çözüm süreciyle ilgili ilk kez konuştu.
Ergin, Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Kobani davasındaki savunmasında kendisi hakkında söylediği “Eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin çözüm süreci başladığında Abdullah Öcalan’ın iki mektubunun Erdoğan’ın elinde olduğunu söyledi.
Ve süreç devam ederken Sincan Cezaevi’nde açlık grevindeki HDP yöneticilerini ziyaret etti” sözleri ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Medyascope’dan Ferit Aslan’ın sorusuna yanıt veren Ergin, Demirtaş’ın savunmasında anlattıklarının yaşanmış hadiseler olduğunu ve üzerine yorum yapılacak şeyler olmadığını belirtti.
Ergin, çözüm sürecine o dönemde hükümette bulunan herkesin kendi görev alanlarıyla ilgili katkı sunduklarını, kendisinin de Adalet Bakanı olarak katkı sunmaya çalıştığını belirterek, “Birtakım mesajlar, birtakım görüşmeler yapılmıştır. Bu başbakan düzeyinde, bakanlar düzeyinde olmuştur. Güvenlik Müsteşarlığı, Milli İstihbarat Teşkilatı çalışanları düzeyinde olmuştur. Doğal olarak bir hukuk devletinde bu kurumlarla bu işbirliğinin döndürülmesi normal” ifadelerini kullandı.
Ergin, çözüm süreci çalışmalarının yapıldığı dönemde akil insanların Türkiye’nin dört bir yanına gittiğini söyledi ve sorunun çözümü için halka bir araya geldiğini belirtti.
“SABOTE GİRİŞİMLERİ RAĞBET GÖRDÜ”
Ergin, çalışmaların sabote edildiğini söyleyerek, “O dönemde toplumsal destek çok yükseldi. Çözüm sürecine yüzde 70’lere varan toplum desteği oluştu. Bu çok kıymetliydi. Toplumun içine yayılmış nifak tohumları, bu defa sevgiye, kardeşliğe dönüşmeye başlamıştı. Ama sabote girişimleri rağbet gördü ve süreç neticelendirilemedi, olumlu sonuçlandırılamadı” diye konuştu.
“HERKES BERABER YARGILANMALI”
Parlamentoda çözüm süreci çalışmaları yapanlarla ilgili hukuki korumalar sağlayan yasanın çıkarıldığı aktaran Ergin, daha sonra bu çalışmaların içerisinde olan insanların belli noktalarda takibata uğradığını söyledi.
Ergin, “Bu takibat yapılacaksa, bu çalışmaların içerisinde olanların tamamı, başbakanından, bakanına, bürokratına hep beraber yargılanmalı. O çalışmadan ayrı, başka eylemler varsa onun yargılaması ayrı bir konudur. Ama sadece çözüm süreci faaliyetleri içerisinde yapılan çalışmalara dönük bir yargılama varsa bu tek taraflı olmaz” dedi.