İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Baro Başkanı İbrahim Kaboğlu ve 10 yönetim kurulu üyesi hakkında görevlerine son verilmesi ve yeni yönetim seçilmesi için dava açıldı.
Emek Partisi'den yapılan açıklamada karara tepki gösterilerek "Türk Tabipler Birliği’nin de AKP iktidarı, iktidar basını ve yargısı tarafından hedef alındığı, iktidarını güdümüne girmeden demokratik ve evrensel meslek ilkelerine bağlı kalarak görevlerini yapma kararlılığı gösteren kurumlara darbe yapıldığı bir dönemdeyiz. Hakları için direnen ve talepleriyle harekete geçen işçilerin grevlerinin yasaklanması da aynı politikanın bir ürünüdür. Her dönem darbeciler ve darbe hukukunu benimseyenler, barolara ve savunmaya saldırmışlardır. Darbecilerin her zaman ilk hedeflerinden birisi İstanbul Barosu olmuştur" denildi.
'BU SALDIRI DA PÜSKÜRTÜLECEK'
"12 Eylül darbecileri İstanbul Barosu'nun kapısını mühürlemiş, avukatlar ise o mührü söküp atmıştır" denilen açıklamada şöyle devam edildi: "Turgut Kazan ve Ümit Kocasakal yönetimleri görevden alınmak istendiğinde, avukatlar o dönemdeki iktidarlara gerekli yanıtı vermiş, olağanüstü genel kurula da giderek savunmanın birleşik duruşunu göstermişlerdi. Yücel Sayman döneminde, yeniden seçilmesin diye Avukatlık Kanunu değiştirilmiş, yakın zamanda baroları bölmek için çoklu baroya imkan veren yasal değişiklik yapılmıştır. Anlaşılan o ki; tek adam diktatörlüğünü kurmak isteyen AKP, 12 Eylül darbecilerinin izinden gitmektedir. Ancak İstanbul Barosu ve barolara, savunmaya yapılan her saldırı geri püskürtüldü. Bu saldırı da püskürtülecektir."
EMEP'in açıklamasında "Partimiz, İstanbul Barosunun, savunmanın, hukukun yanındadır. Halkımızı, işçi ve emekçileri İstanbul Barosunu ve hukuku savunmaya çağırıyoruz" denildi.