Can Atalay tutsak olduğu müddetçe meclis hükümsüzdür.
14 Mayıs 2023 parlamento seçimlerinde TİP‘den Hatay Milletvekili adayı olarak gösterilen, adaylığı YSK tarafından suçu yoktur, temizdir diye onaylanan ve ardından 45 bine yakın seçmenin oyunu alarak milletvekili seçilen, mazbatasını alan Hatay milletvekili Can Atalay Mecliste değil, yaklaşık iki aydır tutsak.
Yargıtay Baş Savcılığı tarafından gerekçe olarak hazırlanan açıklamada:
“Osman Kavala’nın talimat ve yönlendirmesiyle hareket edenlerin içinde yer aldığı, Gezi kalkışması süreci sonrasında oluşan toplumsal hareketliliği kendi istekleri doğrultusunda yönlendirdikleri, İstanbul ve Türkiye genelinde yapılmakta olan forumlara katıldıkları, 27.06 2013 günü de forma katıldığı, yapılan şiddet ortamında Berkin Elvan’ın hayatını kaybettiği anlaşılmıştır” şeklinde yer alır.
Yer, gök, dağ, taş, İstanbul, Türkiye duysun; Geziye katılan milyonlar, ben de oradaydım diyenler, seçmenler, muhalif vekiller duysun CAN ATALAY, canımız, kapanmayan yaramız, onun çocuk vücuduyla beraber kendimizden de bir şeyler toprağa gömdüğümüz BERKİN ELVAN’ın katili olarak gösteriliyor.
Biliyorum hepinizin gözlerinin dolduğunu, dilinin damağının kuruduğunu; çünkü duyduğumda benim de öyle oldu. Bu kadarı da olmaz denen bir süreçteyiz. Tamam çok şey yaşadık, çok acılar gördük, kulaklarımız neler duydu neler, çok bedeller ödedik, ama bu kadarı da pes doğrusu… Hani hepimiz ordaydık, hani hepimiz Berkin Elvan’ın katillerini tanıyorduk; o zaman neden bu sessizlik?
Evladı öldürtüp suçu babaya, anaya, kardeşe, dosta, yoldaşa atmak; yok hayır, tarih buna benzer bir olaya daha tanıklık etmedi. Bunu sineye çekeceksek eğer mecliste muhalif vekil olarak kalmanın ne önemi var? Milletvekili adaylığında bir sakınca görülmemiş, halkın büyük desteği ile seçilmiş, mazbatasını almış, mecliste odasının kapısına ismi asılmış, meclise başkanlık için aday gösterilmiş Can Atalay iftiralarla, düzmece oyunlarla tutsak tutuluyor, fakat meclis çalışıyor! Peki ne için?
Artık Can Atalay’ın hangi partiden, hangi ilden milletvekili olduğunun bir önemi yok. O hepimizdendi, hepimizi temsilen seçildi, çünkü hepimiz Gezi’deydik, o da orada olan milyonlardan sadece biriydi. Toplum sessiz Selahattin Demirtaş altı buçuk yıldır tutsak. Sessizlik devam ederse korkarım Can Atalay’ı ve diğer Gezi tutsaklarını da benzer son bekler.
Hak verilmez alınır, Can Atalay’ı da tutsaklıktan seslerimizin birleşmesi kurtarır. Can Atalay meclisteki yerini alıncaya kadar meclis hükümsüzdür. Başta muhalif milletvekilleri olarak, kendisine haktan, adaletten, vicdandan yanayım diyen her birey, sistem karşıtı her parti, her oluşum ellerini Can Atalay’ın elleriyle birleştirmeli, onu çekip çıkarmalıyız kör kuyulardan…