Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM grup toplantısında açıklamalarda bulundu.
Konuşmasında CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i hedef alan Devlet Bahçeli, "İhanetin ittifakı değil ancak ve ancak imhası olur, bizden söylemesi" ifadesini kullandı.
“Toplumsal huzurumuzu bozmak, asayiş ve güvenliğimizi bulandırmak amacıyla zehir saçan Türkiye düşmanları hiç boş durmuyor, hain emellerinden hiç vazgeçmiyor” diyen Bahzeli özetle şunları söyledi:
"31 Mart seçimlerine kadar provokasyon ortamını canlı tutmayı, ülkemizin sinir uçlarıyla oynamayı planlayan karanlık ellere azami şekilde uyanık olmalıyız.
Milli birliğimizi kundaklamayı hedefleyenlere fırsat vermeyeceğiz. Vatandaşlarımız can ve mal güvenliğini korumak devletin başlıca görevi olmakla birlikte, hukukun üstünlüğünden taviz vermemek de hepimizin müşterek sorumluluğuna emanettir.
Türkiye Cumhuriyeti, terör örgütlerinin, organize suç şebekelerinin, çetelerin, azılı kanun kaçaklarının, uyuşturucu ve silah tacirlerinin, düzensiz göçmenlerin oyun alanı, eylem sahası olamaz, olmamalıdır.
'ÜLKEMİZİN VAKİT KAYBETMEYE TAHAMMÜLÜ KALMADI'
Türkiye’yi tuzaklanmış meçhul bir akıbete sürüklemeye çalışan hiçbir odağa hareketsiz durmayacağız. MHP tarihi misyonunun idrakindedir. Türk ve Türkiye Yüzyılı vizyonunu gerçekleştirmenin arayış ve amacındayız. Ülkemizin vakit kaybetmeye tahammülü kalmadı. 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinin Türkiye lehine ortaya çıkan sonucunun perçinlenmesi, yeni yüzyılın aralanan perdelerinin iyice açılması 31 Mart seçimlerine birebir bağlıdır. Önümüzdeki demokratik eşit kazasız belasız atlatılmalıdır. MHP ve Cumhur İttifakı bu hedefe kilitlenmiştir.
Dünyaya istikamet verecek bir Türkiye’nin mimarisi ancak ve ancak Türk-İslam kültüründen feyzini alan fedakarlık numunesi bir ahlaki kucaklaşmayla mümkündür. Bu kucaklaşmanın adı Cumhur İttifakı’dır. Milli ve ahlaki kucaklaşmanın devlet ve millet hayatında kök salmasına da Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi refakat etmektedir. Bu sistemin uzlaşmacı vasfında temerküz etmiş tesirli yürütme, güçlü yasama, bağımsız ve tarafsız yargı sayesinde Türkiye’nin önüne hiçbir mihrak geçemeyecektir.
Milletimizin her ferdi kanun önünde aynı haklara sahiptir. Bu bir asırlık Cumhuriyet’in en önemli kazanımlarından bir tanesidir. Dağdaki çobanımızla, üniversitede ders veren akademisyenimizin arasında hukuken ve demokratik haklar açısından hiçbir fark yoktur. Ayrımcılık ve bölücülük ayaklarımızın altındadır. Cumhur bizim, Türkiye hepimizindir.
'31 MART’A KADAR DURMAYACAĞIZ'
MHP, 31 Mart’a canla başla, heyecanla hazırlanmaktadır. Geçtiğimiz pazar günü Mersin açık hava toplantımız muhteşem bir katılımla gerçekleşmiştir. Dostlar sevinmiş, düşmanlar çatlamıştır. Herkesin gözü kulağı Mersin’e çevrilmiştir. Mersin’in talihi açılmış, solgun yüzlere canlılık gelmiştir. Hiçkimse yanlış hesap yapmasın, Mersin bizim, Türkiye hepimizindir. Mersin’de demlenmiş CHP’ye fırsat yoktur. Mersin açık hava toplantımıza katılan her vatandaşıma teşekkür ediyor, hep birlikte başaracağımıza gönülden inanıyorum.
Çok çalışacağız, hiçbir mazerete sığınmadan geceyi gündüze katacağız. 31 Mart’a kadar durmayacağız, yılmayacağız. Yerel yönetimleri köhne siyasetten kurtaracağız. Şehirlerimizi büyüteceğiz. Yol haritamızı hazırladık, rotamızı çizdik."
ÖZGÜR ÖZEL'İ HEDEF ALDI
Özgür bey, taşıma suyla değirmen dönmeyeceğine göre bu ittifakı kimlerle tesis edeceksiniz. CHP Genel Başkanı'nın 'Türkiye ittifakı'nı telaffuz etmesi nafiledir. Millet İttifakı olmadı Türkiye ittifakı mı kuracaklar. Çatı ismi olarak Türkiye ismini mi kullanacaklar. Demlenmek CHP'ye iyi gelmemiş. Özgür Bey, bu ittifakı kimlerle tesis edeceksiniz? İhanetin dem aldığı ittifaka nasıl Türkiye ittifakı diyeceksiniz?
PKK bu ittifakın neresinde? DEM'ciliğe hayranlığın, onları allayıp pullaman sırf ittifak için mi? Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti ihanetin kökünü kurutacak ve hiç kimsenin gözünün yaşına bakılmayacak. DEM'den medet umanların sonu sandıkta hüsrandır. İhanetin ittifakı değil ancak ve ancak imhası olur, bizden söylemesi.
7 HAZİRAN 2015 SEÇİMLERİ AÇIKLAMASI
Doğrudur 7 Haziran 2015'te seçimlerden sonra Başbakanlık makamı, hem doğrudan hem de dolaylı olarak bize teklif edildi. Ancak ben siyasi bölücülerin desteği ve Türkiye'nin aleyhine olan bir iktidar yapısını elimin tersi ile itmeyi, nefsimi çiğnemeyi vatan ve millet ve şeref görevi saydım. Bundan pişman olmadığım gibi, aynı durum bugün vasat bulsa benzer duruşu cesaret ve hamiyet ile gösteririm.
Bir günlük saltanat için binlerce yıllık milli mirası hiçbir namerde, hiçbir çıkarcıya çiğnetmem. Kaldı ki sen başbakanlık makamını terk etmedin. İsabetli bir kararla tart edildin, kapının önüne tarihi bir kararla bırakıldın. Anlaşılan hala akıllanmamışsın. 'Hep olduğumuz gibi göründük, göründüğümüz gibi olduk' sözüne gelince... Sayın Davutoğlu geçelim bunları. Kargaların bile güleceği bu klişe ifadene ne itibar edecek ne de ikna olacak bir allahın kulu yoktur ve kalmamıştır.
'CUMHUR İTTİFAKI'NI ANLAMAK HER KİŞİNİN HARCI DEĞİLDİR'
Günlerdir muhalefet partileri Cumhur İttifakı'nda sorun yaşandığını iddia ediyor. Devamlı çalı gibi yoklayıp, davulun kasnağından vuruyorlar. Gündeme yansıyan bazı meselelerle ilgili görüş ayrılıkları olduğunu söylüyorlar. Bu bayağı ezberleri tekrar eden kötürüm çevrelere diyorum ki, Cumhur İttifakı'nı anlamak ve anlatmak her kişinin harcı değildir. AK Parti ve MHP arasında kurulan milli bağı anlamlandırmak için öncelikle izan, insaf, iradeyle, vatan sevdasıyla yoğrulmuş akıl ve yürek lazımdır."